Cumartesi, Şubat 15, 2014

MASAL...





Gökyüzü kara bulutlarla doluydu...Hava çok soğuktu,üşüyordu.Ayaz yüreğini bıçak gibi kesiyordu.Islak gözlerini gökyüzüne kaldırdı kadın...Gülümsedi..."Yağmur yağacak ." dedi...Kendi kendine konuşuyordu...Hayır , sanki gözyaşlarıyla konuşuyordu.Onları incitmeden silerken, "Vuslata az kaldı."diye fısıldadı.


Bir iki yağmur damlası buluştu gözyaşlarıyla...Kadın kendine yeni bir hayat bahşedilmiş gibi mutlu oldu,ruhu kanatlandı sanki...Bahçesinde ne zamandır çiçeğe durmuş tomurcukları hep birden açıverecek sandı...Yağmur sağanak sağanak boşalacak ve bütün kara bulutlar dağılacak sandı...Ama bir kez daha yanıldığını anladı...Kendi bahçesinde çiseleyen yağmur,yine hemen uzaklaşmış ve başka bahçelere yağmaya başlamıştı...


Uzaktan seyretti yağmurun yağışını...Ama bu kez kırılmadı,darılmadı...Sadece acıdı yağmura..."Bendeki kıymetini bilseydin, başka bahçelere yağmak istemezdin.Bendeki seni görseydin,bir an olsun kendinden ayrılmak istemezdin."dedi.


Masaldı belki bu...Gözyaşlarıyla yağmurun masalı...Ama tertemiz,ulvî ve çok değerli bir masal, onun masalı...Kirlenmesini istemedi masalının...İçinde hep tertemiz,ilk günkü gibi kalmasını istedi.Sonra gözucuyla bir kez daha baktı başka bahçelere neşveyle yağan yağmura...Evine girdi ve kapısını kapattı....

Hiç yorum yok: